Cumartesi, Nisan 7

Washington D.C



Amerika’ya da bahar geldi artık, çok şükür. Ara ara soğuklar “ ce - eee” dese bile , artık kalıcı değil. Bahar gelince kimse evde durmuyor, geçtiğimiz Cuma “Good Friday” idi, akşam soğuk olmasına rağmen D.C’de inanılmaz kalabalık vardı.Bir de bu pazar, tavşan ve yumurtanın bereketin sembolü olduğuna inanılan Easter Bayramı (Paskalya Bayramı) millet ruhen çoktan hazırlandı kendini dışarı atmak için, Pazar günü için yumurtalar renk renk, desen desen boyanmaya hazır,bir de Washington D.C’ nin turistik mevsimi başladı, heryerde muazzam bir kalabalık var. Tabii beni de evde tutabilene aşk olsun.. gerçi aşk hep olsun.:)
Mevsim gezip tozma mevsimi olunca, bende bu hafta Amerika’da gidip gördüğüm yerleri yazmaya başlayayım dedim, önceliği de Amerika'nın Başkentine vereyim istedim, evet Washington D.C’yi yazıcam bugün. Benim gözümle nasıl bir yermiş Washington D.C ve neler varmış bakalım Amerika’nın Başkenti D.C’de.

Amerikan Bağımsızlık Savaşı'ndan sonra kurulan Amerika'nın başkenti olarak, birçok kent önerilmiş. Ancak, 1790 yılında başkent olarak Potomac Irmağı yakınlarında bir kent kurulmasına karar verilmiş.


Ülkenin bu bölümüne Amerika'nın kaşifi Kristof Kolomb'un anısına District of Columbia adı verilmesi, burada kurulacak kent de ilk başkanın onuruna Washington adını alması kararı alınmış. 1791'de Başkan George Washington kentin alanını tam olarak belirlemiş ve  Fransız mimar Pierre Charles L'Enfant'ı kentin planını yapmakla görevlendirmiş. D.C'deki L'Enfant Plaza'nin ismi buradan geliyor. 

Sonundaki D.C kısaltması “District of Columbia” yani “Kolumbiya Bölgesi” anlamına gelir. Washington herhangi bir eyalet içerisinde yer almaz, kendisi de bir eyalet değildir zaten. Ve hep, bir eyalet olan “Washington” ile karıştırılır. 

Bence gayet muntazam olarak planlanmış bir şehir Washington D.C. Oldukça görkemli cadde ve sokaklar, mimarisi muhteşem tarihi devasa binalar var. D.C aynı zamanda geniş parklara ve devasa yeşil alanlara sahip. Yaklaşık 710 hektarlık bir alanı kaplayan Roch Creek Parkı, dünyanın, bir şehrin sınırları içinde kalan en geniş parkı imiş

ANITLAR

Washington Aniti

Washington’da çoğu devlet adamlarına veya savaş kahramanlarına ait 300’den fazla heykel veya abide var. Bunların en meşhurları Mall olarak bilinen bölgede, Capitol’un batısında yer alan Washington Anıtı ile bu anıtın güneyindeki Jefferson ve batısındaki Lincoln anıtları.






Lincoln Aniti

Jefferson Aniti
GİDİN - GEZİN - GÖRÜN

~White House (Beyaz Saray)

~John F. Kennedy Center for the Performing Arts

~National Theatre

~Rock Creek Park

~Great Falls National Park

~National Mall

~Capitol Binası

~National Air and Space Museum (Ulusal Hava ve Uzay Müzesi)

~National Museum of Natural History (Ulusal Doğal Tarih Müzesi)
*The Hope Diamond (Müzenin Mücevherler ve Madenler bölümünde sergileniyor. Hope Diamond (Umut Elması) dünyaca tanınan ve aslında kötü bir üne sahip bir elmas.

~National Museum of American History (Ulusal Amerikan Tarihi Müzesi)

~National Gallery of Art (Ulusal Sanat Galerisi)

~The United States Holocaust Memorial Museum

~Cherry Blossom Festival ( Mart ayı sonu, Nisan ayı başında bembeyaz çiçeklere bürünür ve 700.000’den fazla katılımcı, baharın gelişini iki hafta süren bu festival ile kutlar)

~ Smithsonian Folklife Festival ( National Mall’da 7th ve 14th Street arasında gerçekleşen festival, Haziran ayının sonlarına doğru başlayıp ve 4 Temmuz kutlamalarından hemen önce bitiyor. Katılım ücretsizdir.)

~ Washington D.C Turkish Festival (Türk Festivali Pennsylvania Avenue üzerinde Ekim Ayında düzenleniyor ve D.C'nin en iyi festivali seçilmiş)


~Washington National Cathedral 

~Vietnam Veterans Memorial

~The World War I - II Memorial

~ Korean War Veterans Memorial


~The National Museum of the American Indian

ACIKINCA 

D.C.’de dünyanın hemen her mutfağından yiyecek bir şeyler bulabiliyorsunuz . Ucuz atıştırmalıklardan, pahalı ve lüks mekanlarda sunulan yemeklere kadar pek çok seceneginiz var ama “D.C. mutfağı” diye adlandırılan pek bir alternatif yok. İlla D.C’ye özgü birşey yemek istiyorum diyecek olursanız, şöyle bir seçeneğiniz olabilir, ızgara sosisin üzerine chili sos eklenmesiyle hazırlanan hot dog, D.C’de şehir genelinde hemen hemen heryerde bulabilirsiniz.  Adını half-smoke koymuşlar. Çoğu kişinin tercihi ve en bilineni U Street’teki Ben’s Chili Bowl’dur. 

Washington D.C.’de mutlaka denemeniz gereken mutfaklar arasında Etiyopya mutfağı başta geliyor. Etnik çeşitliliğin çok olduğu bu şehirde kökenleri Etiyopya’ya dayanan çok fazla insan yaşadığından dolayı, bu durumdan şehrin lokantaları da etkilenmiş ve Etiyopya mutfağının en güzel örneklerinin tadılabileceği çok sayıda lokanta mevcut.Genellikle et ve sebzelerin çok çeşitli baharatlarla terbiye edilmesi ve sotelenmesiyle hazırlanan menuler var ve sotelenerek pişirilmiş et ve sebzeler injera denilen bir ekmek üzerinde servis ediliyor. 


Injera Uzerinde Sunulan Etiyopya Yemegi
Injera Ekmegi


Shaw'da, Little Ethiopia'da ve Chinatown'da bu değişik ve lezziz yemeklerin tadına bakabilirsiniz.

Turist olarak buraya gelindiğinde yine de Türk Mutfağını isteyenler için, olur mu hiç demeyin oluyor:), D.C’de seçenekler var elbette. Cafe Divan (Benim favorilerimden biri),  Meze ,  Meyhane Tapas & Wine , Agora,  Levante's, Ezme,  Rosemary's Thyme Bistro,  Atilla's Turkish Restaurant,  Urfa Tomato Kabob.

Amerika’ya gelip de alışveriş yapmayan kişi tanımadım hiç. Hatta olayı abartıp, buradan dönerken rahatça içini doldurmak için  Türkiye’den boş valizle gelenleri tanıyorum. Aslında haksız sayılmazlar, çünkü Türkiye’de ateş pahası olan nice şeyi buradan çok büyük fiyat farkı ile alabiliyorsunuz. Hele ki indirim zamanlarına denk gelirseniz, ya da imkan bulup da Outlet Store’lara gidebilirseniz çok daha ucuza alışverişinizi yapabilirsiniz.  Bu yazımda sadece D.C ’deki belli başlı alışveriş yerlerinden bahsedicem, ancak bahsettiğim uygun fiyatlı alışveriş için adresler başka, fakat yine de Türkiye’den daha ucuza bulabileceğiniz şeyler mevcut.  

Georgetown = Bir sürü tasarımcı butikleri, hot couture mağazalar, mücevher mağazaları var. Özellikle M Street, modayı yakından takip eden sıra sıra mağazaları ve adım başı yerleştirilmiş kafe ve restoranlarıyla alışveriş meraklılarına eglenceli, renkli ve yorucu:)l bir günü garanti ediyor. Georgetown'da  zincir mağazaların şubeleri olduğu kadar bireysel işletilen mağazalar ve antika dükkânları da bulunuyor.

Georgetown Cupcake
Bu arada Georgetown deyince, Georgetown Cupcake’den bahsetmemek olmaz. Georgetown Cupcake M Street üzerinde köşede, küçük denebilecek metrekare içinde sadece cupcake satan bir dükkan ama haftaiçi ve haftasonu sabah - öğle - akşam ne zaman önünden geçsem önünde uzuuuun upuzuunnn kuyrukların oluştuğu biryer. 




Georgetown Cupcake Sirasi

İnsanlar hiç üşenmiyor, kuyruğa geçiyor ve uzun süre bekliyor kendilerine sıra gelsin de cupcake alabilsinler diye. Değiyor mu peki derseniz, bence evet. Yolunuz Georgetown’a düşmeyecek bile olsa siz düşürün o yolu ve mutlaka deneyin Georgetown Cupcake’lerden. Resimde gordugunuz gibi hava kararmis gun bitiyor ancak kuyruk bitecek gibi degil yokus yukari devam ediyor.:)

National Mall =  D.C.’den yapacağınız hediyelik eşya alışverişi için ilk gitmeniz gereken yer National Mall’dur. Mall’daki hemen her müzenin büyüklü küçüklü hediyelik eşya satış merkezleri var. Özellikle National Museum of American History ve National Air and Space Museum’daki satış yerlerini mutlaka ziyaret edin. Müzeler dışında D.C.’nin en zengin hediyelik eşya çeşitlerini sunan hediyelik eşya mağazaları da yine The Mall bölgesinde.  Yok ben hediyelik eşya için fazla harcama yapmak istemiyorum derseniz, daha uygun fiyatlı hediyelikler için ise tabii sokak tezgahlarını gezin. 




Dupont Circle =  Dupont Circle, popüler sanat galerilerinin, konsept kitapçıların ve ikinci el dükkanların ağırlıklı olduğu bir bölge. Pazar günleri Dupont Meydanı’nda lezzetli yiyecekler tadıp satın alabileceğiniz bir pazar da kuruluyor. Takı meraklıları bu lafım size, bu bölgedeki Proper Topper mağazasını mutlaka gezmelisiniz.!



Eastern Market =  D.C.’de alışveriş yapilacak  belki de en otantik yer, Eastern Market. Bu pazar 1873 yılından beri hizmet veriyormus. Büyük bir alana yayılmış olan Eastern Market farklı bölümlerden oluşuyorr. South Hall’de bütün hafta boyunca peynirden şekerlemelere kadar her tür gıda maddesi satılıyor. Hafta sonları ise Farmers’ Line kuruluyor. Bu bölümde, yakın çevrede üretim yapan üreticilerin tarlalarından toplayıp getirdikleri, D.C.’de bulabileceğiniz en taze ve birbirinden lezzetli sebze ve meyveler satılıyor.  Ayrıca seramik ürünler, el yapımı süsler, mobilyalar, antikalar, ikinci el eşyalar ve daha pek çok ufak tefek eşyalar pazarın Flea Market bölümünde satılıyor. 



GECE HAYATI

Bana göre D.C’de öyle yoğun bir gece hayatı yok. Ama tabii şehir geneline yayılmış olan bar-pub tarzı yerler var, oturup bişeyler yiyip içebileceğiniz.  Bar, club ve discolar ağırlıklı olarak, Georgetown bölgesinde M Street ve Wisconsin Avenue’de ve Dupont Circle bölgesinde bulunuyor.



Yine Potomac Nehri üzerinde sefer düzenleyen turları deneyebilirsiniz. Bu tur tekneleri bir gece kulubü gibi, içkinizi içip dans edebileceğiniz şekilde düzenlenmiş. 




Washington D.C bence gidilip, gezilip, görülmeye değer bir şehir. Beğeneceğinizden eminim ve gelmeyek isteyenlere tavsiye ederim. Yalnız kışları çok soğuk olduğundan ve hatta kar yağma olasılığı kaçınılmaz olduğundan, bana göre gelinecek en güzel mevsim ilkbahar. Kat kat giyinmeden, üşüyüp donmadan, fazla yağmur aldığı için gezip tozarken ıslanmadan ve yazları aşırı nem olduğu için dışarda dolaşırken rahatça nefes almak zor olduğundan, D.C’yi gönlünüzce gezebileceğiniz bir mevsim ilkbahar. Hem de birçok etkinliğin, festivallerin, konserlerin, aktivitelerin yoğun olduğu dönem özelliği taşıdığından ötürü, sizin için de alternatifler çoğalacak demektir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder