![]() |
| 35 de Izmir'dir 35,5 da |
İzmir bir prensestir
çok güzel küçük şapkasıyla.
Mutlu ilkbaharlar durmaksızın
onun çağrısına yanıt verir.
Nasıl vazo içindeki çiçekler gülümserse,
O da denizler arasından ışıldar.
Hatta Arşipel'in yaratılışından çok daha tutkulu.
Memleketim, il sınırları içinde değilsem gün begün devleşen hasretim, dünyanın en cennet köşesine bile gitsem yine de kıyas kabul etmez şehrim, İzmir’im.
Herkes memleket sevdası nedir bilir az çok, az çok diyorum çünkü herkes memleketine hayran derecesinde sevdalı değil biliyorum. Hadi şehrini anlat dendiğinde, zorlanmadan anlatır çoğu kişi belki birkaç, belki de yüzlerce cümleyle, ancak İzmir’li olunca değişir kullanacağın kelimelerin yapısı, hatta bazen alfabedeki harflerin bile yetersiz kalışı.
İzmir’i anlatacaksan eğer, zordur nerden başlayacağının kararını vermek.
Bildiği tüm dilbilgisi kurallarını bir daha gözden geçirip oluşturacağı paragraflara öyle başlamalı. İzmir’in ve İzmir’deki özgürlüğün ne olduğuna sıra geldiğinde “bağımsızlık” tanımını bir daha zihninde tekrarlamalı, dükkanlarını geç açtığı için eleştirilen esnafın güne başlarkenki “telaşsızlık“ alışkanlığının sebeplerini belirtmeden önce, yüzleri her daim gülümseyen İzmir insanını gözünün önüne bir daha getirip bellek tekrarı yapmalı, Cumhuriyet’in kalesi olduğunu, neden olduğunu anlatmaya başlamadan önce 15 Mayıs 1919’u hatırlamalı, isminden önce O’nu nitelendirmek için başkalarınca! eklenen ’gavur’ terimini izaha başlamadan Havra Sokağını örneklendirerek, dinler arası hoşgörülü ortamı ile Anadolu’nun en huzurlu kenti olduğunu bildirmeli, yine şehir genelinde balkonlarda, işyerlerinde hatta yaka rozetlerinde görülen Türk Bayrağı’nı nicelik ve nitelik açısından değerlendirebilmeli, hem dini hem de milli açıdan en “gavur!“ şehir olmanın hakkını, İzmir’i anlatırken evet İzmir’e vermeli.! kordonda gün batımını tarif ederken “ekspresyonist ressam fırçası değmiş tabloya bakar gibi bakarsın“ demek yeterli gelmeli.
İzmir’in kendisini sevdiğinizde, üzerine oynanan oyunlar!la değişim rüzgarları estirilmeye çalışılsa da, siz yinede yeni bir rüzgar bilgisine! kulak kapatır, gönlünüze girişine izin vermezsiniz. Denizden esen meltemleri bilmek yeter size, İmbat’in ne olduğunu bilmek kafidir, yeni bir rüzgar! şekli gereksizdir İzmir’e ve İzmir’linin belleğine. İzmir sevdasıdır tutkunuzun adı ve “rağmen“ sevmek vardır, çünkü İzmir, Ege Deniz’inden esen rüzgarlarla küçük yüreğinizde büyük dalgalar yaratır.
İzmir’in rüzgarı bedeninizi üşütür en fazla, telaşa gerek yok, geçicidir. Yeni rüzgarlar! yüreğinizi üşütür, kalıcı olmaya calışır, can acıtır, göz yaşartır, yürek ağrıtır..
İzmir Özledim Seni.. Aklımdan Hiç Çıkmıyor,Gözümde Tütüyorsun...
![]() |
| Izmir Pasaport |
![]() |
| Izmir Gece |
İzmir’liler hem sevmez hemde bilmez kalıcı üşümeleri.! “Keyif insanı bu İzmir’liler“ denir, dogrudur..Keyif yapmayı, keyif almayı ve keyif sunmayı severiz biz. Sabırlıyız ancak keyfimizi kaçıranlara tahammülsüzüz, tarih de böyle yazdı İzmir'de. Mayıs 1919'da keyif kaçıranlar, kaçmak zorunda kaldı Eylül 1922'de.
Gün başlarken severiz güneşin doğuşunu gevrek-boyoz-çayla Pasaport’da izlemeyi, gün biterkende güneş batışını bira-rakı-balıkla Kordon’da beklemeyi...Güne başlarken motivasyon lazım, gün biterken de “dününü - gününü“ paylaştığın dost sohbeti.
Sevdası da, tutkusu da, hasreti de...Bitmez - bitmeyecek.!
Hep “İzmir“ diye başlayan tariflere paragraflar..Yetmez - yetmeyecek.!
İzmir büyülü anka kuşu..
![]() |
| Izmir Ataturk Stadi |
kurucusu M.Kemal’in gözlerinin mavisiyle buluşmuş deniz mavisidir.
ateşten gömlek giydirilmeye çalışılsa da.!
İzmir büyülü anka kuşu..
ateşten kanatlarıyla kendi küllerinden yeniden doğan, inadına özgürlük bekçisidir.
![]() |
| Izmir Cumhuriyet Meydani |
Taşıdığımız adımız,
kaldırılmaya çalışılan andımız,
İzmir’lilere emanet Karşıyaka’da yatan Zübeyde Ana’mız...
“ Ben bütün İzmir’i ve İzmir’lileri çok severim” diyen Ata’mız...
Tüm emanetlerin hep gönül tahtı..hep baş tacımız...
Bir de...
Hiç yılmadan, özden geleni dile döken Yılmaz Özdil var. Duyguların, öfkelerin, özlemlerin, istenmeyenlerin ve daha nicelerinin "İzmirlice"sini yazıyor. İsminin de Soyisminin de hakkını veriyor.! Sağolasın.!
İzmir Özledim Seni.. Aklımdan Hiç Çıkmıyor,Gözümde Tütüyorsun...
Çok da güzel bir yağmur var bugün. Palmiyeler eksik evet ama Karşıyaka’daki evimden yağmuru izlediğim günlerdeyim..
İyi ki İzmir’den balık getiren bir arkadaş, Yeşil Efe satan bir yer ve bunların keyfini sürmeyi severek paylaştığım bir İzmir’li sevdiğim var Amerika’da..Kalkayım artık, bu kadar İzmir’den bahsedip de akşamına rakı sofrasına oturmamak gönlümü tesellisiz bırakmak olur. Minimum olanaklarla maksimum keyif bizimkisi.!
Ali Kocatepe’nin “Kordon Boyu Faytonla” ve Sezen’in “ Kalbim Ege’de Kaldı” şarkılarını dinliyorum bir yandan da, ruhuma gıda olsun diye...
Ali Kocatepe’nin “Kordon Boyu Faytonla” ve Sezen’in “ Kalbim Ege’de Kaldı” şarkılarını dinliyorum bir yandan da, ruhuma gıda olsun diye...







Izmirliyim,gurbetteyim,sabahlari vapurda gevrek yemeyi,Pasaportta aksamustu kahvelerimi,kordonda cimlere yayilip dostlarla bira icmeyi cooook ozledimmm.Evet Izmirli olmak baska bisey!Bu sarkiyi uzun zamandir dinlememistim, tum hasretin ustune cila oldu:)Eline saglik Ozlem!
YanıtlaSilSevgili Gulsah,ikimizde hem gurbetin hemde Izmir'li olmanin ne oldugunu bilenleriz demekki :)dilerim en yakin vakitter cimlerin ustune yayilirsin - yayilirim.:)
YanıtlaSilIzmirden baska sehirlere gitsemde boyozu ozlerdim, simdi Boston'da ogrenciyim herseyi ozluyom tabii ama ben en cok boyozu ozluyom yaaa,gevrek filan iyi kotu bulunyoda boyoz yok.Ayrica simit degil gevrek:D kesinlikle.
YanıtlaSil